KAŞ’TA YAPILMASI GEREKEN 23 EFSANE ŞEY – ANTALYA

0
1019

Yine gitsek ya Kaş’a…
Hep gitsek.

Yüzyüzeyken Konuşuruz‘un şarkısında da geçtiği gibi; “Daha başka olur Kaş, Bambaşka olur Kaş”…

Kaş bir geleni bir daha bırakmıyor. Akıllara düşen, yüreklere kazınan bu yer gelenlerle başka bir bağ, başka bir ilişki kuruyor. Gelen öyle bağlanıyor ki, koskoca İstanbulluları memleketinden söküp, temelli yanına alıyor. Şehirlerden göçen entellerin Çanakkale ve İzmir ile birlikte en çok kaçtığı sığınak oldu. Bakir doğası, yerlisinin eğitimli ve kibar insanlar oluşu, sokaklarda adaçayı satan köylü teyzelerin ve şehir kaçaklarının beraber aynı kabukta var olabilmesi, bir tatile sığmayacak kadar etkinlik ve gidecek yer barındırması ve bunlara rağmen hala ne magazinleşmiş, ne de sanayileşmiş olması ile bizce Türkiye’nin en iyi 3 yaz kaçamağından.

İçindekiler

Kaş’a Ne Zaman Gitmeli?

Haziran’dan Eylül’a kadar yüksek sezon. Kaş bu dönemde bile güzel çünkü küçük bir yer olduğu için Bodrum gibi aşırı trafik ya da fırınlarda ekmek bitmesi gibi durumlarla karşılaşmıyorsunuz. Ama tabi Mayıs, Eylül ve Ekim Kaş aşıklarının öncelikli tercihleri. 29 Ekim kutlamaları sonrası ise birçok işletme kapatıyor.


Kaş’ta Otel, Tatil Evi veya Villa Seçerken Dikkat!

Kaş’ta konaklama noktaları farklı bölgelerde. Her bölgenin kendine göre avantaj ve dezavantajları var.
Önerdiğimiz otelleri aşağıda bulabilirsiniz.

1. Andifli Mahallesi (Kaş Merkez): Kaş merkezin haraketli gecelerine yakın olmak isteyenlerin tercih etmek isteyebileceği küçük işletmelerin olduğu bölge. Toplu taşıma imkanı da var.
2. Çukurbağ Yarımdadası: Kaş’ın yarımada tarafı. Buradaki otellerin avantajı genellikle daha geniş, daha izole, kendine özel plajlarına sahip olmaları. Kiralık villalar da var. Merkeze yakın olsa da arabalı olmak iyi olur. Arabayla merkeze 10 dakika.
3. Çukurbağ Köyü: Kaş’ın sırtlarında. Arabayla 15 dakika sürüyor. Doğanın içinde tatlı ev alternatifleri var.
4. Kalkan: Kaş’ın, lüks butik otellerin ve kiralık villaların, evlerin kümelendiği, ağırlıklı olarak İngilizler’in tercih ettiği yerlerin olduğu sakin beldesi. Araçla yarım saat sürüyor.
5. İslamlar: Kalkan’ın sırtlarında güzel manzaralı, çok hoş villa alternatiflerinin olduğu bölge. Kalkan merkeze araçla 10 dakika.

Kaş’ta Kamp Yapmak

Türkiye’de en sevdiğimiz kamp alanlarından, mavi serin sularında uyandığınız, güzelliğine inat yüzlerce ağacın arasına gizlenmiş 37 yıllık dev bir çınar Kaş Camping burada. Antik Tiyatrodan Yarımada’ya giden yol üzerinde. Bungalov ve çadır ile konaklama imkanları sunuyor, şehre yakın ama bir yandan da kopuk bir kafa yaşatıyor.

Araba Kiralamak Gerekir mi?

Sadece merkezde kalacaksanız araç kiralamanıza gerek yok ama Kaş çevresinde Kaleköy, Kekova, Kalkan gibi gezilecek çok yer var ve hiçbiri yakın mesafede değil. Ayrıca Patara ve Kaputaş Plajı gibi ikonik noktalar da Kaş merkeze yarım saat sürüş mesafesinde kalıyor. Merkez dışında toplu taşıma ağı da çok gelişmiş değil. O nedenle kendi aracınızla gelmediyseniz, araç kiralamanızı öneririz.

Gezilecek Yerler

  1. Kaputaş Plajı
  2. Kaş Merkez
  3. Meis
  4. Uzun Çarşı
  5. Kaş Camping
  6. Düşler Akademisi
  7. Patara Plajı
  8. Kaş Panorama

Yeme-İçme

  1. Pell’s
  2. HiJazz
  3. Echo Bar
  4. Gagarin
  5. No 11 Bar

1. Güzelliği İle İnsanı Eriten Kaş Plajlarında Yüzün

Turkuazın bir tonu vardır hani, saçma güzeldir. Yok canım, Photoshop bu dersiniz ya, işte Kaş’ta bolca o renkte muhteşem koy var. Daha arabayla giderken o koyları görüp görüp üzerinizdekileri yırtmak isteyeceksiniz. Elbette Kaş’ın en meşhur plajı Kaputaş’ı görmeniz lazım ama sezonda en çok tercih edilen yer olduğu için kalabalık oluyor. En güzeli arabanıza atlayıp kendinize bir koy bulmanız ama tesis de olsun, bir şeyler yer içer, tuvaletini kullanırız diyenler şuradan önerdiğimiz diğer yerleri Kaş Plajları‘na bakabilirler. Diğer Antalya plajlarına da buradan bakabilirsiniz ama hem biraz uzak kalır, hem de zaten Kaş Plajları varken başka yere bakmaya gerek yok. Haritada 1 numara.

2. Kekova’da Batık Simena Antik Kent’inin Üzerinde Kano Yapın

Dünyanın en güzel, en özel coğrafyasında yaşadığımızdan şüpheniz varsa burayı görmeniz lazım (ve tabi Gökova Körfezini, Artvin‘i,  Kars‘ı & Kapadokya‘yı).

Büyük bir deprem Dolkisthe Antik Kenti’ni sulara gömmüş. Suların içinden çıkan lahitler, üzerinden kürek çektiğiniz duvarlar, adaya dönmüş tepelerin üzerinde kiliseler ve evler var.  Tarihi eserler sıkça yağmalandığı için bölge de yüzmek yasak, teknelerin durması da. Sadece geçmelerine izin var. Demre’den tekne turları kalkıyor. (Yazının devamında tekne turları ayrıca anlatacağız.)

Ama buraları gezmenin açık ara en güzel yolu kano. Hem kenti gezdiren, hem de yakındaki mavi mağaraya ve Kaleköy’e götüren günübirlik turlar var. Biraz daha maceralı birşeyi tercih ederseniz, plajda kamp yapmalı/ gece konaklamalı birkaç günlük rotalar da çıkartabiliyorlar. Bougainville Travel ve Dragoman Kaş da bu turların öncüsü iki kurum.

3. Carettalar & Balıklarla Dalın

Kaş’ın taşı toprağı, suyu, hepsi bir hazine. Karadan antik kent fışkırıyor, denizi de sıkça Türkiye’de dalmak için en iyi yer olarak anılıyor. Ülkemizdeki  dalışlarımız bizim için maalesef genelde hüsranla bitti. Renkli balık görmeyi bırakın, standart bir balık bile zor. Kaş’ın bozulmamış ekosistemi sayesinde hem sürüyle balık, hem de deniz kaplumbağası gördük. Suları sıcak olduğu için yarı-tropik balıklara bile rastladık. Ayrıca batırılmış bir gemi ve tank, bir de etkileyici bir sualtı vadisi bulunuyor. Bin tane firma var, kimle dalalım, hangi noktalara dalalım derseniz Kaş’ta Dalış yazımızdan okuyabilirsiniz. Tüplü dalış değil ben nefesimi tutup derinlere dalmak isterim derseniz Kaş’ta serbest dalış şansınız da var.

4. Muhteşem Manzaralara Uyanacağınız, Sonsuzluk Havuzlu Bir Ev Tutun

Kaş ve çevresinde keyifli kiralık evler ve müstakil villalar var. Her birinini sadece fotoğrafına bakmak bile orada olmanın hayalini kurmamıza yetiyor. Eğer biraz daha hareket, bolca güzel mekan çevremde olsun istiyorsanız Kaş’ta, daha sakin olsun huzur bulayım derseniz Kalkan’daki seçeneklere bakın deriz. Özellikle şahsi favorilerimiz Kaş’ın merkezinde değil daha çok İslamlar Köyü gibi deniz manzarasına tepeden bakan yerlerde kümeleniyor. Buralarda sonsuzluk havuzlu, jakuzili harika seçenekler bulabilirsiniz.

2 kişiyseniz villaların masraflı olabilir. Bu durumda bayılacak Çukurbağ’da çok severek kaldığımız kır evlerine bakabilirsiniz. Hem bu şeçenek yazın yaktığı Ağustos ve Temmuz aylarında daha serin oluyor ve geceleri harika uyunuyor. Hepsini Kaş’ta Günlük Kiralık Villa ve Tatil Evleri yazımızda tek tek anlattık.

5. Türkiye’nin En Özel Köylerinden Kaleköy

Kaleköy sadece denizden ulaşılabilen ufak ve sakin bir köy. Aslında burası bir yarımada, yani kara bağlantısı var ama keçi yolu dışında yol olmadığından tekne ile ulaşım sağlanıyor. Köydeki tüm kadınlar da haliyle kaptan. Yerel halk Likya ve Bizans’tan kalan tarihi kalıntılara yerleşmiş, yüzyıllardır içinde yaşıyorlar. Koç ailesinin de köyde bir evi bulunuyor.

Birkaç restoran ve otel dışında çok birşey yok ama çok keyifli ve mutlaka görülmesi gereken bir yer. Köye ismini veren kalesi harika bir manzaraya sahip. Buradan günü batırmadan ve dondurma yemedein dönmeyin. Eğer yukarıda bahsettiğimiz tekne ya da kano turundan birini yapacaksanız, zaten Kaleköy’ü mutlaka rotaya ekliyorlar.

6. Türkiye’de 29 Ekim’in En Coşkulu Geçtiği Yerde Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarına Katılın

Fotoğraf Kaynak: İlknur Şahin / Foursquare

Ulaşımının zor olduğunu söylemiştik, bu zorluk Kaş’ın yakın tarihinde ilginç hikayeler yaşanmasına sebep olmuş; Her yıl Cumhuriyet Bayramı’nı çok büyük kutlamalarla geçiren Kaş’ın bunu bir gelenek haline getirmesi çok eskilere dayanıyor.

Cumhuriyet ilanından ancak iki gün sonra haberleri olan Kaş halkı haberi sevinçle karşılamış, bugün ilçenin meydanı olan alanda toplanarak büyük bir ateş yakmışlar. Kaş’ın meydanına yakılan Cumhuriyet ateşi, karşı adadan da görünecek büyüklükteymiş. Ateşin etrafında toplanan 150-200 kişilik grup, evlerinden getirdikleri yemekleri ve türkülerini paylaşarak Cumhuriyet ateşinin başında saatler süren bir kutlama yapmışlar. Bu gelenek 94 yıldır daha da artan çoşkusuyla sürmekte. Bu nedenle Kaş’la ilgili görülmesi, yaşanması gerekenlerin ilk sıralarında 29 Ekim kutlamalarına Kaş meydanında katılmak da var. Haritada 2 numara.

7. İstanbul’daki Açık Ara En Sevdiğimiz Kahvaltıcımızdı, Artık Kaş’a Taşındı, Kaçırmayın! (Akşama da kokteyle bekleriz)

“Aman kahvaltı işte, her yerde söğüş menemen, hep aynı şey” diyorsanız Pell’s gidin de daha önce yediğiniz tüm Türk kahvaltılarına küsün. Küçük dokunuşlar büyük farklar yaratıyor. Pell’s eskiden Cihangir’deydi, bildiğin abonesiydik. Sonra sahibi Pelin Kaş’a taşınıp Pazar günlerimizi öksüz bıraktı. Napalım, artık kendimizi Kaş’a geldikçe genişlettiği akşam yemeği menüsü ve kendine has kokteylleri ile teselli ediyoruz.

Kaş’taki yeri çok minnoş, tarihi bir Kaş evinin bahçesinde, 3 tane limon ağacı altına konuşlanmış. Yazın en sıcak anlarında bile sağladığı doğal serinliğine ilave, yediveren limonlarını dalından koparıp, anında, gözünüzün önünde yaptıkları bacardili kokteylleriyle ferahlama garantisi var. Akşamlara kadar süren kahvaltıdan kaldıysa közlenmiş biberiniz, dikenucu & sevketibostanlı salatanız, e bi de keçi ezineniz, sofranızdaki çayları kaldırıp bi anda çilingire bağlıyorsunuz.

Bazen açık hava ufak jazz dinletisine, bazen Balkan müziklerinin coşkusuyla bi mahalle pubına, bazense tadımların topluca müşterilerle yapıldığı bir gurme etkinliğe dönüşebiyor. Demirhindili, kök baharatlı Sarı Hindi, Gül ve Adaçaylı Peri Dudağı kokteylleri, mekan sahibi Pelin tarafından özenli bir hazırlık sürecinden sonra tatlı tatlı misafilerin sofralarında yer alıyor. Sabah 9 dan gece 2 ye kadar bu keyfe bir yerinden ortak olmanızı tavsiye ediyoruz. Nisan 2022’de ikinci bir şubesini Zaika Ocakbaşı’nın eski yerine açtı. İlk Şube Adres: Andifli Mahallesi, Topçu Sokak, No:20 Tel: 05438364382 Konum için tıklayın. İkinci Şube Adres: Andifli, İlkokul Sk. No:13 Konum için tıklayın. Haritada 1 numara.

8. Doğada Eğlenmenin En Adrenalinli Yolu Canyoning’i Deneyin

Canyoning doğa aktiviteleri arasında en matrak ve adrenalinli olanlardan. Bol bol kanyonda trekking, ufak tırmanışlar ve fotoğraftaki gibi su havuzlarına atlama içeriyor. Kaş bunu yapabileceğiniz dünyadaki en ideal birkaç noktadan birisi ve daha da önemlisi düzenli turlar var. Bougainville ve Dragoman Kaş’taki en tecrübeli outdoor firmaları. Teknik ekipmanı firmalar sağlıyor ancak biletli outdoor botunuzu kendiniz getirmelisiniz. Şart değil ama sport eldiveni getirmenizi de şiddetle tavsiye ederiz.

9. Kaş Geceleri Klasiği: Jazz

“Ben neden şimdiye kadar Kaş’a gitmemişim?” dedirtmek gibi bir gayemiz olduğu doğrudur. 🙂 Denizde yorulduktan, yemekte rakı çarptıktan sonra geliyorsun, bir sandalye çekiyorsun tatlı tatlı jazz dinliyorsun. Sahnedeki ya da yan masandaki gündüz kahveni getiren garson olabilir, Kaş öyle müthiş bir yer. En sıkı mekanlar:

Hi Jazz

Kaş’ta Jazz müziğin farklı bir hikayesi oldugunu söylemiştik. İste bu hikayeye ev sahipliği yapan ve sadece canlı performans sergileyen birkaç mekandan birisi burası. Rock jazz blues ve birçok alternatif müzik yapan Hi jazz daha öncesinde ve halihazirda Ediz Hafizoglu, Feti Çağlayan, Süleyman Bağcıoğlu, Tümer Dalgakıran, Ercan Temel, Fatma Baba, Sinem Yılmaz gibi bir çok isme ev sahipliği yaptı. Kaliteli canlı müzik dinleyip biranızı yudumlamak için harika bir seçenek. Adres: Andifli Mahallesi, Zümrüt Sk. Konum için tıklayın. Haritada 3 numara.

Echo Bar

Jazz ve alternatif müziğin diğer adresi. Mükemmel bir tarihi taş yapının içindeki Echo, Kaş’ın en ünlü performans barlarından. Geniş bir alana sahip bar yaz boyunca çok ünlü isimleri ve grupları ağırlıyor. Yeni Türkü, Birsen Tezer, Bülent Ortaçgil, Jehan Babur, Sibel Köse, Can Gox, Yüzyüzeyken Konuşuruz, Sarp Maden, Adamlar bunlardan sadece birkaçı. Konserler öncesinde bir şeyler içmek ve sohbet etmek için de girişinde büyük bir bahçesi bulunuyor. Tel: 0539 633 32 46 Konum için tıklayın. Haritada 4 numara.

10. Dağıtın (Her Gün Kafa Dinleyecek Değiliz Ya!)


Gagarin

Rahat, kasmayan, kişiliği olan bir rock bar burası. Aynı zamanda Kaş’ın en hip mekânı. DJ kabininde birçok ünlü isme rastlamak mümkün. Kaş’a 2 sene önce yerleşen ve mekanın sahibi olan Aylin Aslım çalıyor, ziyaret eden dostlarını da arada dj kabinine alıyor. Her gidiğinizde bir sürpriz isimle karşılaşma ihtimaliniz yüksek. Geceye akşam serinliğinde ve sakinliğinde Kaş Limanı manzarasına karşı baconlı burgeriyle başlarsanız – geceniz ne kadar çılgın biterse bitsin—ertesi gün akşamdan kalma etkileri hissetmiyormuşsunuz. Sokaklarda dolaşan efsane böyle valla. Denemesi bedava. Kokteyl menüleri de oldukça tatmin edici. Turist Ömer kokteyli favorimiz. Adres: İskele Geçidi Sokak No: 2 Andifli Mahallesi, 07580 Tel: 0531 838 78 64 Konum için tıklayın. Haritada 5 numara.

No:11

Kaş’ta barların birbirlerine çok yakın hatta sıra sıra oldugunu söylemiştik. No:11 bunların tam ortasındaki şahane bir yer. Kokteyl menüsü çok geniş. Gelincik Votka ve Damla Sakızlı Votka Shot buranın marka olmuş icecekleri. Armut Martini de favoriler arasında. Çalışanlar yıllardır sektördeki insanlar ve sizi nasıl rahat ettirebileceklerini iyi biliyorlar. Haftanın birkaç günü Nostaljik Türkçe pop çalan mekan diğer günler daha çok popüler müziklere yer veriyor. Sokaklara taşan bir kalabalığı ağırlayan mekan uğramanız gereken yerlerden biri. Adres: Terzi Sk. No:1 Andifli Mahallesi Tel:+90 536 482 43 32 Konum için tıklayın. Haritada 6 numara.

11. Meis’e Çıkartma Yapın & Uzoyu Ahtapotu Götürün


“Biz Meis’e bir Yunan adası diye bakmıyoruz ki… Orası bizim bir parçamız. Orası bizim bir mahallemiz. Topraklara sınır konulur ama gönüllere değil” diyor mesela Kaş’ın yerlilerinden Mehmet Amca. Meis’de yaşayan insanlar hem ziyaret hem de alışveriş için sık sık Kaş’a geliyor. Kış sezonunda haftada bire düşse de, sezonda her gün olan feribot seferleri sayesinde, güneşte kurutulan ahtapotu, yudumlanacak uzosu, candanlıkları, bir masal sahnesini andıran yanyana dizilmiş küçük ahşap rengarenk evleriyle Meis de Kaş’daki insanların uğrak noktalarından.

Kaş’ın tam karşısında bulunan ve Kaş ile beraber, harita üzerinde gerçekten de kaş ve göz şeklinde görünen küçük Yunan adası Meis. Yaklaşık 400 kişinin yaşadığı adada görebileceğiniz kiliseler, müzeler, kale ve en önemlisi bir mavi mağara bulunuyor. Avrupa’nın ikinci büyük mağarası olan Blue Gratto (mavi mağara) adanın hemen arkasında bulunuyor.

Sezonda her gün olan feribot seferleri, kış sezonunda haftada bire düşuyor. Bu turları gerçekleştiren şirketler Kaş Meydan’da bulunuyor. Birisi Kahramanlar Turizm diğeri de Meis Express. Schengen vizeniz yok ise kapıda vize programı ile bir iki gün önceden tur şirketine teslim ettiğiniz belgeler ile sorunsuz geçiş sağlayabiliyorsunuz. Haritada 3 numara.

12. Uzun Çarşı’daki Dükkanları Tırtıklayarak Kral Mezarına Varın

Uzun Çarşı diğer turistik beldelerin çarşılarında çok farklı bir hissiyata sahip. Bizce farkı yaratan yaklaşımları. Tatildesiniz, aslında ‘bir şey’ bakmıyor ama ‘her şeye’ de bakıyor, zihninizi dinlendiriyor, çevreden keyif alıyorsunuz ya bu esnada sizi hiçbir esnaf sizi boğmuyor. Ezbere bir ’buyrun’dan ziyade ihtiyacınız halinde yardımcı olmak isteyen bir havadalar. Çarşının hemen sonunda da Kaş’ın simgesi haline gelmiş lahiti göreceksiniz.

Kaş’tan ne alınır sorusunun cevabı: El işçiliği gümüş takılar, Likya Halıları, kilimler, cam sanat eserleri, tahta oyma figürler, tasarım kıyafetler… Haritada 4 numara.

13. Kaş Camping’de Kamp

Yalan yok, Kaş Camping bir kamp için biraz tuzlu ama bizim tüm Türkiye’de en sevdiğimiz kamping alanlarından çünkü kitlesi çok kafadar. Ayrıca denize sıfır, içinde kendine denizi olan sessiz, sakin huzur dolu bir kamp alanı. Bazen yoga kampları oluyor. Kampseverlerin, Türkiye’nin En İyi Kamp Alanlarını derlediğimiz yazımıza göz atmaları da tavsiyemiz olunur.

Cafesinde granola gibi sağlıklı seçenekler de var.  Kendi çadır ya da karavanınızla gelebiliyor ya da bungalowlarında kalabiliyorsunuz. İşletmede ortak banyolar ve bir de café var. Burada konaklamıyorsanız da tesisi kullanmak için dışarıdan günübirlik gelebilirsiniz. Zaten Kaş merkeze de oldukça yakın bir yer. Güncel fiyatlar için mutlaka kampla iletişime geçin. Çünkü internetteki fiyatlar sezondan sezona değişiklik gösterebiliyor. Konum için tıklayın. Haritada 5 numara.

14. Saklıkent Kanyonu’nu Görün

Kaş’ın sıcağından tövbe ettiğiniz bir günde serin suları ile cozzzlatan Saklıkent Kanyonu’na gelmek fena fikir değil. 18 km boyunca devam eden ve yüksekliği 200 metreyi bulabilen bu kanyon daracık geçişleri, camgöbeği suları, etrafına kurulmuş köyleri ile çok özel bir yer. Kanyonun içinden akan Eşen Nehri aynı zamanda muazzam bir çam ormanına can vermiş, Milli Park ilan edilerek korumaya alınmış.

Kanyonun içeride bir çok işletme var. İşletme dediğimiz evinin önünde gözleme yapan teyzeler ve yürüyüş ayakkabısı satan amcalar. 🙂 Kanyon ise tam bir macera. Bir kere kesinlikle yanınıza bir suya girebilen bir yürüyüş ayakkabısı alın, kesinlikle terlikle yapılabilecek bir yürüyüş değil bu.

Biz Kaş’tan buraya tur düzenleyen şirketler de var, kendi aracınızla da gelebilirsiniz. Turlar burada genelde 1 – 2 saat vakit geçiriyor, bizim önerimiz Bougainville. Özel aracınız varsa kendiniz de gelebilirsiniz. Etrafta özel otoparklar mevcut.
Konum için tıklayın.

15. Dünyanın En Güzel 10 Yürüyüş Yolu Arasında Gösterilen Likya Yolu’nu Yürüyün

Bir taşla 3 kuş yapın. Hem Likya Yolu’nda trekking nedir tadına bakın, hem de esrarengiz Likya kalıntıları görün, hem de mu-te-şem manzaralarını görün. Kaç gün ayırabilirsiniz o kadar iyi. Moda girmek için en az 4 gün ayırmanız tavsiye olur ama sadece bir gününüz varsa bile kaçırmayın, mutlaka gelin. Ya Demre tarafında, ya da Hoyran tarafında yapmanızı öneririz. Likya Yolu’nu yürümeye fırsatı olmayanların bile  bu manzara ve kalıntıları görmek için uğramasını tavsiye ederiz.

Hoyran’daki Likya kalıntıları böyle kayıp bir orman hissatlı olduklarından mıdır, manzarasının insanı oraya mıhlamasından mıdır nedir, cidden çok etileyici. Hoyran Wedre Oteli de çok hoş bir yer. Gecelemek ya da öğle yemeği için düşünebilirsiniz.

Myra Antik Kenti’ne, St.Nicholaus (Noel Baba) Kilisesi’ne ve mavi yengeçlere ev sahipliği yapan Demre, Kaş’a 40 dakikalık mesafede. Hristiyan dünyasının hac yolunda önemli bir yere sahip olan St.Nicholaus Kilisesi’nde her yıl 6 Aralık’ta Noel Baba etkinlikleri yapılmakta. Ayrıca Demre belediyesinin logosunda da şirin bir Noel Baba bulunuyor.

Mavi yengeçe gelince… Efendim, bu şahene lezzeti buradaki restoranlarda kolaylıkla bulabiliyorsunuz. Bu arada anavatanı Pasifik Okyanusu’ymuş bu yengecin. Gemiler sayesinde sularımıza karıştığı söyleniyor. Konum için tıklayın.

Likyalılarla ilgili birkaç enteresan bilgi paylaşmak isterim; anaerkil bir toplumlar, kralları yok, bir sürü küçük yerleşim bir araya gelip kendi kendilerini seçtikleri yönetici ile yönetiyorlarmış. Yani dünyadaki ilk demokrasiyi kurmuşlar, meclisleri de merkezleri Patara’daymış. Hem dağ, hem de deniz insanı olan toplumun dili Luwice. Luwice günümüzde Avrupa ve Asya’da konuşulan İngilizce, Hintçe, Almanca, İspanyonca gibi Hint-Avrupa dillerinin atası sayılıyor. Alfabeleri ise tam olarak çözülemese de Fenike alfabesinden türediği ve Grek-Roma alfabelerinin evrilmiş olabileceği düşünülüyor. Aynı zamanda da cesur savaşçılar olarak da anılıyorlar. Savaş zamanı gençler, doktor, bilge gibi kıymetli insanları dağa yolluyorlarmış ki savaş sonrası onlar yeni toplumu kurabilsin. Çok şiddetli bir deprem uygarlığı denizin sularına gömmeseymiş haklarında çok daha fazla şey bilecekmişiz.

16. Hazır Bulmuşken Coasteering Yapın, Bi Daha Bi Yerde Bulamazsınız Ha!

Coasteering deniz ve macerayı buluşturan en eğlenceli sporlardan bir tanesi. Falezleri biraz kaya tırmanışı, biraz da yüzerek geçmeyi içeriyor. Zorluk seviyesi rotaya göre değişiyor, Kaş’taki turlar yeni başlayanlara uygun ama her şekilde  su ve yükseklik korkusu olanlara önermiyoruz çünkü 1 metreden denize atlamakta zorlanan birisi oldu mu bütün gruptaki diğer insanların programı aksıyor.

17. Düşler Akademisi’nde Gönüllü Olun

Düşler Akademisi Türkiye’deki en güzel oluşumlardan biri. Aslında sosyal dezavantajlı bireylerin topluma katılması ile çalışmalar yapıyorlar ama bize sorarsanız, bundan da ötesinde, idealist bir dünyacık kurmuşlar.  Kaş’taki kampüslerinde engellilerden, çingenelere, hayata dezavantajlı başlayan bireylerin daha eşit şartlarda varolması için türlü fırsatlar yaratıyorlar, bir yandan kendi elektriğini üreterek ve ekolojik tarım yaparak çevreci bir anlayış sergiliyorlar, bir yandan da sadece gönüllü desteği ile tüm operasyonu yürüterek farklı bir düzen mümkün diyorlar. Gönüllülerine de çok iyi bakmaları meşhur. Fotoğraftaki yer kampüsün enfes kütüphanesi. Düşler Akademisi yazımızdan gönüllülükle ilgili bilgi alabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 6 numara.

18. Antik Kentlerini Gezin: Patara, Kekova, Xanthos, Simena, Demre…

Biraz deniz, kum, güneşe ara verip, bu eşsiz coğrafyanın tarihi zenginliklerine de direksiyon çevirin. Her ne kadar bir Efes, Aspendos, Hierapolis gibi bilinirliği olmasa da az bilinen antik kentlerimizden bazıları Kaş-Kalkan sınırları içinde. Bunlardan Antiphellos Antik Tiyatrosu, Xanthos Antik Kenti ve Patara Antik Kenti görülmeye değer. Burada sıkışmasın diye Kaş’ta Gezilecek Yerler yazımızda detaylıca anlattık.

19. Tekne Turu Yapın

Kaş ve Demre arasında bulunan bölge, gerek tarihi zenginlikleri gerek tertemiz koylarıyla göz kamaştırıyor.Efendim anlat anlat bitmeyen Kaş’ın bir de tekne turları var ki en az bir gününüzü bu harika yolculuğa ayırmanız gerek.

Tekneler Nereden Kalkıyor?
Eski liman denilen merkezdeki limandan. Burada birçok boy tekne ve tur alternatifi mevcut ama genelde tüm gün süren, yemekli Kekova turlarına çıkıyor.

Program kabaca şu şekilde:
– Sabah erkenden yola çıkan tekneniz ile önce içinde bir kanyon ve mağara bulunan İnönü Koyu’na geliyorsunuz.
– Daha sonra Akvaryum Koyu’na. Burada deniz canlılığı hat safhada. Şnorkelle çok rahat görebiliyorsunuz.
– Öğle yemeğinizi yedikten sonra Tersane Koyu’na gidiyoruz. Burada bölgedeki depremlerden dolayı sular altında kalmış birçok tarihi eser mevcut. Buralarda yüzebiliyorsunuz.
– Sonraki durak Kekova ucundaki Batıkşehir Koyu. Burada teknelerin durması yasak.
– Sonrasında Kaleköy’e ayak basıp yaklaşık bir iki saat burada vakit geçiriyorsunuz. Sırada buradaki meşhur ev dondurması yapan yere gitmece var. Şeftalili, muzlu ve fındıklı olmak üzere sadece üç çeşit dondurma var (dönem dönem değişiyor) ancak tatları nefis. Tüm kullanılan ürünlerin kendilerinin yetiştirdiklerini özellikle belirttiler.
– Daha sonra şirin bir balıkçı koyu olan Üçağız’ı ziyaret ediyorsunuz. Sabah çıktığınız yolculuğunuz akşam altı civarı sonlanıyor.

20. Yamaç Paraşütü Yapın

Fotoğraf Kaynak: www.facebook.com/FlyLycia

Kaş’ta gökyüzüne baktığınız anda bir sürü renkli paraşüt ile karşılaşırsınız. Türkiye’deki sayılı uçuş noktalarından birisi olduğunu söyleyebiliriz Kaş’ın. Kaş’ta yamaç paraşütü yapmak isteyenler minibüslerle 9 kilometre yol giderek denizden 600 metre yükseklikteki Kırdavlı Tepesi’ne veya genellikle Asas Dağı’na çıkılıyor. Burada yapılan ilk eğitimin ardından uçuşa özel elbiseler giyiliyor. Ardından yamaç paraşütü pilotları eşliğinde gökyüzü yolculuğu başlıyor. Video görüntüleri ve fotoğraflar için ise ayrıca ödeme yapmak gerekiyor.

21. Patara’da Kum Tepelerine Çıkın & Denize Girin

Hani filmlerde parlayan kumlarıyla nefis uzun sahiller vardır ya. Hah orası burası işte. Bir ucundan bir ucunun 18 kilometre olduğu dillere destan ipeksi kum ve hırçın deniz. Denizi sahili döve döve arkada kum tepelerinin oluşmasını sağlamış. Sunday Times dünyanın en güzel 10 plajından biri seçmiş Patara’yı.

Patara Plajı aynı zamanda caretta caretta deniz kaplumbağalarının Türkiye’deki en önemli üreme alanından biri. O yüzden burada aman kuma şemsiye saplamayın, kumun altına bir caretta yumurtalamış olabilir. Mümkünse gece burada kalmayın ki onlar da plaja çıkabilsin. Ola ki kalırsanız da yüksek sesle konuşmayın, ışık yakmayın. Şimdiden çok teşekkürler. Konum için tıklayın. Haritada 7 numara.

22. Kaş’ın Sırtlarından Efsane Bir Gün Batımı İzleyin


Bu fotoğraf yağmurlu bir güne denk geldi. Hele siz bi de açık bir havada buradaki gün batımın görecektiniz… Mest olurdunuz, mest! Son önerimiz biralarınızı kapıp, Kaş’ın sırtlarına çıkmanız ve bizim gibi kendinize bir tribün yapıp, zaten tek başına bile çok güzel olan Kaş manzarasını bir de gün batımında seyretmeniz. Konum için tıklayın. Haritada 8 numara.

23. Yanık Dondurma ve Tava Dondurmayı Tadın

Bu bölgenin meşhur tatlarından biri de yanık veya yanıksı dondurma. Öğrendiğimiz kadarı ile keçi sütünden yapılan dondurma pişirilme esnasında özellikle yakılıyormuş. Dondurmanın isli ve karemelize tadı bizim çok hoşumuza gitmedi ama yine de denemek lazım. Yanık dondurmayı meydandaki seyyar dondurmacılardan alabileceğiniz gibi bu dondurmayı yıllardır yapan Bankalar Caddesi’ndeki Nur Pastanesi’nden de alabilirsiniz.

Bir de Uzak Doğu’da oldukça popüler olan ve Kaş’ta yeni yeni moda olmaya başlayan tava dondurma da tadılası. Erimiş dondurma, dileğiniz eklemeler yapılarak kendinden donduruculu bir tava üzerinde rulolar şeklinde tekrardan dondurulup bir kaba konuyor. Hem yapımını izlemesi hem de yemesi zevkli. Onu da merkezdeki dondurmacılarda bulabilirsiniz.

Yorum Yap

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen adınızı buraya girin